Marriage is a type of human rights violation.
- Evlilik bir tür insan hakları ihlalidir.
That type of temple influenced all of the Middle East, mainly Egypt.
- O tür tapınak bütün Orta Doğuyu, özellikle Mısır'ı etkiledi.
What kind of wine do you have?
- Sizin hangi tür şarabınız var?
What kind of music do you like?
- Ne tür müzik seversin?
What sort of play is it?
- O, ne tür bir oyundur?
This sort of work calls for a lot of patience.
- Bu tür iş çok sabır gerektirir.
African elephants are divided into two different species: savannah and forest elephants.
- Afrika filleri savana ve orman filleri olmak üzere iki farklı türe ayrılır.
There are 340 species of hummingbirds.
- Sinekkuşlarının 340 türü vardır.
Apocryphal stories are the most fun variety of bullshit.
- Uydurma hikayeler en eğlenceli saçmalık türüdür.
My brother listens to a music genre called ambient.
- Erkek kardeşim ambient denilen bir müzik türünü dinler.
Science fiction is a highly imaginative genre.
- Bilim kurgu son derece yaratıcı bir türe sahiptir.
There were no temples or shrines among us save those of nature.
- Bizim aramızda doğayla ilgili olanlar hariç tapınaklar ve türbeler yoktu, .
Turkish distinguishes between dotted and dotless Is. There are capital and lowercase versions of both.
- Türkçe noktalı ve noktasız I arasında ayrım yapıyor. Her ikisinin de büyük ve küçük versiyonları var.
The former Italian currency was the lira and its symbol was ₤. It's not related to the Turkish lira.
- Daha önceki İtalyan para birimi liradır.ve onun sembolü £ dır.O Türk lirasıyla ilgili değildir.
The former Italian currency was the lira and its symbol was ₤. It's not related to the Turkish lira.
- Eski İtalyan para birimi liretti ve sembolü ₤ idi. Liret Türk lirasıyla alâkalı değildir.
I ordered a Turkish grammar yesterday.
- Dün bir Türkçe gramer sipariş ettim.
Turkish has a different word order.
- Türkçe'nin farklı bir sözcük sırası var.
This sort of work calls for a lot of patience.
- Bu tür iş çok sabır gerektirir.
Tom is the kind of guy lots of people just don't like.
- Tom birçok insanın hoşlanmadığı adam türüdür.
This sort of work calls for a lot of patience.
- Bu tür iş çok sabır gerektirir.
What sort of play is it?
- O, ne tür bir oyundur?
She can play all kinds of instruments, classical or folk.
- O klasik ya da folk, her türlü enstrümanı çalabilir.
He was the kind of kid who was always showing off to his classmates.
- Her zaman sınıf arkadaşlarına gösteriş yapan türde bir çocuktu.
France has banned a strain of genetically modified maize.
- Fransa, genetiği değiştirilmiş bir mısır türünü yasakladı.
The Turks held siege over the Castle of Eger for a long time.
- Türkler Eğri Kalesi'ni uzun süre kuşattılar.