such an act injurious to another

listen to the pronunciation of such an act injurious to another
الإنجليزية - التركية

تعريف such an act injurious to another في الإنجليزية التركية القاموس.

fraud
{i} sahtekâr

Akademik sahtekarlık düşündüğünüzden daha yaygındır. - Academic fraud is more common than you think.

Tom sahtekârlıktan suçlu. - Tom is guilty of fraud.

fraud
(Avrupa Birliği) hile, dolandırıcılık, sahtecilik
fraud
{i} dolandırıcılık

Akademik dolandırıcılık, çoğu insanın düşündüğünden muhtemelen daha yaygındır. - Academic fraud is probably more common than most people think.

O dolandırıcılıktan suçludur. - She is guilty of fraud.

fraud
dolandırıcı ve hilekar kimse
fraud
al
fraud
foya
fraud
hile

Tom, Batı medyasında yaygın bir biçimde seçim hilesiyle suçlandı. - Tom was widely accused in the Western media of election fraud.

Son zamanlarda bir çok hileli iğrenç olaylar vardı. - Recently there have been a lot of nasty incidents with fraud.

fraud
dolandırıcı

Banker dolandırıcılık suçundan hapse girdi. - The banker went to jail for fraud.

Akademik dolandırıcılık, çoğu insanın düşündüğünden muhtemelen daha yaygındır. - Academic fraud is probably more common than most people think.

fraud
düzenbaz
fraud
sahtekârlık

Akademik sahtekarlık düşündüğünüzden daha yaygındır. - Academic fraud is more common than you think.

Akademik sahtekarlık muhtemelen düşündüğünden daha yaygın olabilir. - Academic fraud may be more common than you think.

fraud
{i} hilekârlık
fraud
dolandırıcı/sahtekarlık
fraud
{i} hilebaz
fraud
(Askeri) HİLE, DOLANDIRICILIK, SAHTEKAR
fraud
{i} dolandırıcı, sahtekâr, hileci
fraud
(isim) hile, hilekâr, hilebaz, hilekârlık, sahtekârlık, dolandırıcılık, dolandırıcı, sahtekâr, numaracı kimse
الإنجليزية - الإنجليزية
fraud
such an act injurious to another

    الواصلة

    such an act in·ju·ri·ous to an·oth·er

    التركية النطق

    sʌç ın äkt încûriıs tı ınʌdhır

    النطق

    /ˈsəʧ ən ˈakt ənˈʤo͝orēəs tə əˈnəᴛʜər/ /ˈsʌʧ ən ˈækt ɪnˈʤʊriːəs tə əˈnʌðɜr/
المفضلات