Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

stored as

listen to the pronunciation of stored as
الإنجليزية - التركية

تعريف stored as في الإنجليزية التركية القاموس.

year
sene

Babası geçen sene ölmüş. - His father died last year.

Geçen sene Bayan Kato sizin öğretmeniniz miydi? - Was Ms. Kato your teacher last year?

year
{i} yıl

Kasabayı ziyaret edenler yıldan yıla artıyor. - Visitors to that town increase in number year by year.

İki yılda ilk kez bir film izledim. - I saw a movie for the first time in two years.

year
{i} yaş

Babam yakında kırk yaşında olacak. - My father will soon be forty years old.

Justin Bieber müzik kariyerine başladığında on dört yaşındaydı. - When Justin Bieber started his music career, he was fourteen years old.

year
her zaman

Böyle bir mikrodalga fırınla, her zaman Yılbaşı gecesidir! - With a microwave oven like this, it's always New Year's Eve!

Her zaman gelecek yıl vardır. - There's always next year.

year
daima

Ruslar Fransız yollarını kopyalar, ancak daima elli yıl sonra. - The Russians copy the French ways, but always fifty years later.

year
bir gezegenin güneş etrafinda döndüğü müddet
year
ihtiyarlık
year
zaman

Yılın bu zamanında bir sürü karımız var. - We have a lot of snow at this time of the year.

On yıl uzun bir zamandır. - Ten years is a long time.

year
year after year her sene
year
year in year out seneden seneye daima
year
(Askeri) yıl Z

İlk birkaç yıl zordu. - The first few years were difficult.

Gelecek yıl zor olacak. - Next year will be tough.

year
year by year seneden seneye
year
a year and a daybir sene bir gün
الإنجليزية - الإنجليزية
year
stored as
المفضلات