İşi o kabul etmezse, başkası eder.
- If he doesn't accept the job, someone else will.
İş için başkasını tuttular.
- They hired someone else for the job.
Benim anadilim bir başkası için yabancı dildir.
- My native language is a foreign language for someone else.
Sami, Leyla'yı yatakta bir başkasıyla buldu.
- Sami found Layla in bed with someone else.
Tom onu başkasına sattı.
- Tom sold it to somebody else.
Her zaman bir başkasının aptalıyız.
- We're always somebody else's idiot.
My mother's cooking is something else!.