Onun şirketteki statüsünü biliyor musun?
- Do you know his status in the company?
Pahalı bir araba bir statü sembolüdür.
- An expensive car is a status symbol.
İşverenler ırkları, dinleri, etnik kökenleri, deri renkleri, cinsiyetleri, yaşları, medeni durumları, engellilikleri ya da cinsel yönelimleri nedeniyle işçileri işe almayı reddemezler.
- Employers cannot refuse to hire workers because of their race, religion, ethnic origin, skin colour, sex, age, marital status, disability or sexual orientation.
Lütfen hemen bana durumun ne olduğunu bildirir misin?
- Would you please let me know what the status is right away?
Ocak 2011 itibariyle, Jüpiter'in 50 tane adlandırılmış uydusu vardır. 13 tane daha keşfedildi ama resmi statü veya isim verilmemiştir.
- As of January 2011, Jupiter has 50 named moons. 13 more have been discovered but not given official status or names.
Medeni durumun nedir?
- What's your marital status?
Onun mali durumu nedir?
- What's its fiscal status?
The king has status in his kingdom, and the pauper has status within his immediate group of peers.
Superstition is highly correlated with economic status.