Tom paslanmaz çelik kahve kupasını kahveyle doldurdu.
- Tom filled his stainless steel coffee mug with coffee.
Çoğu mutfak lavabosu paslanmaz çelikten imal edilmiştir.
- Most kitchen sinks are made of stainless steel.
Bu lekeyi çıkarmak zor olacak.
- It's going to be difficult to remove this stain.
Kahve lekesini çıkarmak zordu.
- The coffee stain was difficult to remove.
Dudaklarım kalamar mürekkebi ile boyandığı için o bana gülüyor.
- He's laughing at me because my lips are stained with squid ink.
Tom'un gömleğinin önü bir kurşun yarasından kan ile boyandı.
- The front of Tom's shirt was stained with blood from a gunshot wound.
Ellerim boya ile lekelendi.
- My hands are stained with paint.
Onun gömleği sos ile lekelendi.
- His shirt was stained with sauce.
stainless steel cutlery.