I bought a red sports car.
- Kırmızı bir spor araba aldım.
Football is the most known sport in the world.
- Futbol, dünyada en çok bilinen spordur.
I bought a red sports car.
- Kırmızı bir spor araba aldım.
He likes all kinds of sports.
- Sporun her türünü sever.
I want to join an athletic club.
- Bir spor kulübüne katılmak istiyorum.
Fall is the best season for sports.
- Sonbahar spor için en iyi sezondur.
I don't care for sports.
- Sporlardan hoşlanmam.
The gym is used for the ceremony.
- Spor salonu, tören için kullanıldı.
She did not walk to the gym.
- O, spor salonuna yürümedi.
They sell sporting goods.
- Onlar spor malzemeleri satıyorlar.
Tom owns a sporting goods store.
- Tom bir spor ürünleri mağazasına sahip.
Some athletes believe that taking an ice bath after a workout or a race allows their body to recover more quickly.
- Bazı sporcular bir egzersiz veya yarıştan sonra bir buz banyosu almanın vücutlarının daha çabuk iyileşmesine izin verdiğine inanmaktadırlar.
Many top athletes take ice baths after workouts.
- Birçok en iyi sporcular egzersizlerden sonra buz banyosu yaparlar.