Tom'un kibritlerle oynamayacak kadar aklı var.
- Tom knows better than to play with matches.
Tom'un annesi ona kibritlerle oynamamasını söyledi.
- Tom's mother told him not to play with matches.
Onlar Olimpiyat Oyunları'na katılmak istiyorlar.
- They want to participate in the Olympic Games.
Futbol oyunlarını izlemeyi severim.
- I love watching soccer games.