Tom is liable to win.
- Tom kazanmaktan sorumlu.
I'm liable to do that.
- Onu yapmaktan sorumluyum.
Who is in charge of this building?
- Bu binanın sorumlusu kimdir?
He was in charge of preparing a magazine for publication.
- O yayınlama için bir dergi hazırlanmasında sorumlu oldu.
It is you that are responsible for the accident.
- Kazadan sorumlu olan sensin.
He is the minister responsible for the environment.
- O, çevreden sorumlu bakandır.
I am not accountable to you for my actions.
- Yaptıklarımdan size karşı sorumlu değilim.
You shouldn't hold people accountable for things they can't control.
- Kontrol edemedikleri şeyler için insanları sorumlu tutmamalısın.
He was in charge of preparing a magazine for publication.
- O yayınlama için bir dergi hazırlanmasında sorumlu oldu.
I am in charge of this.
- Bundan ben sorumluyum.
Tom is responsible for preparing the report.
- Tom raporu hazırlamakla sorumludur.
spor klübünün organizsayon sorumlusu olarak çalıştım.