sorgen gemacht

listen to the pronunciation of sorgen gemacht
الإنجليزية - التركية

تعريف sorgen gemacht في الإنجليزية التركية القاموس.

concerned
endişeli

Senin hakkında endişeliyiz. - We're concerned about you.

Tom Mary'nin güvenliği hakkında endişeli. - Tom is concerned about Mary's safety.

concerned
{s} ilgili

Neden bu kadar ilgilisin? - Why are you so concerned?

O, babasının rahatsızlığı ile ilgili endişe duymaktadır. - He is concerned about his father's illness.

concerned
{s} ilgilenen
concerned
alâkalı
concerned
ilişki
concerned
merak etmek
concerned
ilgili/kaygılı
concerned
ilişkili
concerned
be concerned for veya about endişe duymak
concerned
{f} ilgilen

Bu kitap en çok pasif içiciliğin etkileriyle ilgilenmektedir. - This book is chiefly concerned with the effects of secondhand smoking.

Zaman geçerken, insanlar konuyla gittikçe daha az ilgilendiler. - As time went on, people grew less and less concerned about the matter.

concerned
x kaygılandır/ilgilendir
concerned
kaygılı

Tom kendi güvenliği için kaygılıdır. - Tom is concerned for his safety.

Onlar gerçekten kaygılıydılar. - They were really concerned.

concerned
{s} endişeli, düşünceli
concerned
{s} meşgul
concerned
{s} ilgili, alakalı