As a young man, he did not know that he was to become famous later on.
- Genç bir adamken, sonradan ünlü olacağını bilmiyordu.
Most serial killers have experienced brutal childhoods, but very few people who experienced brutal childhoods later become serial killers.
- Seri katillerin çoğu, çocukluklarında şiddete maruz kalmışlardır, ama çocukluklarında şiddete maruz kalan çok az insan, sonradan seri katil olmuştur.
He'd used the dirty brush to paint the wall green, and he did not clean it afterwards.
- Duvarı yeşile boyamak için kullanılmış fırçayı kullanmıştı ve sonradan onu temizlemedi.
Refreshments will be served afterwards.
- İkramlar sonradan sunulacak.
Did the error occur right from the start or later on? - When?
- Hata baştan sağda mı yoksa sonradan mı meydana geldi? - Ne zaman?
As a young man, he did not know that he was to become famous later on.
- Genç bir adamken, sonradan ünlü olacağını bilmiyordu.
Could an almighty god create a stone that he would not be able to subsequently lift?
- Yüce Allah sonradan kaldıramayacağı bir taş yaratabildi mi?
She was fine before lunch, but felt bad afterwards.
- O, öğle yemeğinden önce iyiydi ama sonradan kendini kötü hissetti.
He'd used the dirty brush to paint the wall green, and he did not clean it afterwards.
- Duvarı yeşile boyamak için kullanılmış fırçayı kullanmıştı ve sonradan onu temizlemedi.
You might not like this beer at first. It's an acquired taste.
- Önce bu biradan hoşlanmayabilirsin. Bu sonradan kazanılan bir tat.
Tom learnt from Mr Ogawa that many people have scorn for the nouveau riche.
- Tom birçok insanın sonradan görme insanları küçümsediğini Bay Ogawa'dan öğrendi.