son zamanlarda

listen to the pronunciation of son zamanlarda
التركية - الإنجليزية
lately

I haven't seen Tom lately. - Son zamanlarda Tom'u görmedim.

I haven't seen anything of Mr Kimura lately. - Son zamanlarda Bay Kimura ile ilgili bir şey görmedim.

recently

Recently, the increasing diversity of computer use has extended far beyond the realms of the office. - Son zamanlarda, bilgisayar kullanımında artan çeşitlilik, ofis alanlarının çok ötesine uzandı.

Recently, he's been drinking too much. - Son zamanlarda, o çok fazla içki içiyor.

in recent years

Chemistry has made notable progress in recent years. - Kimya bilimi son zamanlarda dikkate değer bir gelişim gösterdi.

recently, lately
in these days
of late

I have heard nothing from him of late. - Son zamanlarda ondan haber almadım.

I haven't heard from him of late. I hope he is not sick. - Son zamanlarda ondan haber almadım. Umarım hasta değildir.

recent

Recently, they have not been giving her her paycheck on time. - Son zamanlarda, ona maaş çekini zamanında vermiyorlar.

Recently, he's been drinking too much. - Son zamanlarda, o çok fazla içki içiyor.

latterly
a recent
son zamanlarda olan
late
son zaman
last time
التركية - التركية
yakınlarda
Son zaman
ahir zaman
son zamanlarda

    الواصلة

    son za·man·lar·da

    النطق

    علم أصول الكلمات

    [ 's&n ] (noun.) before 12th century. Middle English sone, from Old English sunu; akin to Old High German sun son, Greek hyios.
المفضلات