somewhere for a person to sit

listen to the pronunciation of somewhere for a person to sit
الإنجليزية - التركية

تعريف somewhere for a person to sit في الإنجليزية التركية القاموس.

place
{i} yer

Televizyonun, kitapların yerini alacağını sanmıyorum. - I don't think television will take the place of books.

Onlar düğünün zamanını ve yerini belirlediler. - They set the time and place of the wedding.

place
{i} ev
place
{f} görevlendirmek
place
{i} sorumluluk
place
place card davetlilerin sofradaki yerlerini gösteren kart
place
place kick saha üzerin
place
atamak
place
tanımak
place
oturacak yer
place
çıkarmak

Beni bu yerden çıkarmak zorundasın. - You've got to get me out of this place.

place
vermek (para)
place
bırakmak
place
{i} statü
place
önem vermek
place
konum

Bana ne yapacağımı söylemek onun konumu değil. - It's not his place to tell me what to do.

place
saymak
place
yapılması gereken şey
place
{i}

Bu işlek bir yer gibi gözüküyor. - This seems to be a busy place.

Bu oldukça işlek bir yer gibi görünüyor. - This seems to be a pretty busy place.

place
yerleştir(mek)
place
küçük sokak veya meydan
الإنجليزية - الإنجليزية
place
somewhere for a person to sit

    الواصلة

    some·where for a per·son to sit

    التركية النطق

    sʌmhwer fôr ı pırsın tı sît

    النطق

    /ˈsəmˌhwer ˈfôr ə ˈpərsən tə ˈsət/ /ˈsʌmˌhwɛr ˈfɔːr ə ˈpɜrsən tə ˈsɪt/
المفضلات