something that grows or has grown

listen to the pronunciation of something that grows or has grown
الإنجليزية - التركية

تعريف something that grows or has grown في الإنجليزية التركية القاموس.

growth
{i} büyüme

Çinli yetkililer ekonomik büyümenin dünya ekonomisinden dolayı üç yıl içinde en düşük seviyesine düştüğünü söylüyor. - Chinese officials say economic growth has dropped to a three-year low because of the world economy.

Ana yollar banliyölerin büyümesine katkıda bulunacaktır. - The construction of a highway will contribute to the growth of the suburbs.

growth
yaşlanma
growth
oluşma
growth
tümör
growth
(Gıda) büyütme
growth
ur
growth
yükseliş
growth
artış

Nüfus artışı, ciddi sosyal sorunlara yol açmıştır. - Population growth has given rise to serious social problems.

Fiyat artışları reel ve nominal büyüme oranları arasındaki farkı açıklar. - Price increases explain the difference between the real and nominal growth rates.

growth
büyümüş/gelişmiş şey
growth
(Tıp) Marazi oluş
growth
{i} filiz
growth
marazi teşekkük
growth
büyüme,gelişme
growth
{i} büyüme; gelişme; artma
growth
(Tıp) Hücre sayısının artması
growth
{i} geliştirme
growth
growth stock bir firmanın kâra geçeceği düşüncesiyle satın alınan hisse senedi
growth
(isim) büyüme, gelişme, geliştirme, büyümüş şey, ürün, filiz, sürgün, ur
الإنجليزية - الإنجليزية
growth
Something that grows
grower
something that grows or has grown

    الواصلة

    some·thing that grows or has grown

    التركية النطق

    sʌmthîng dhıt grōz ır hız grōn

    النطق

    /ˈsəmᴛʜəɴɢ ᴛʜət ˈgrōz ər həz ˈgrōn/ /ˈsʌmθɪŋ ðət ˈɡroʊz ɜr həz ˈɡroʊn/
المفضلات