something actual as opposed to invented

listen to the pronunciation of something actual as opposed to invented
الإنجليزية - التركية

تعريف something actual as opposed to invented في الإنجليزية التركية القاموس.

fact
{i} hakikat
fact
{i} unsur
fact
factfinding delil toplayan accessory after the fact cürüm işlendikten sonra suç ortağı olan kimse
fact
in fact gerçekten
fact
gösterilen husus veya keyfiyet
fact
filvaki
fact
hakikaten
fact
hadise
fact
olgusal gerçek
fact
çarpınım
fact
gerçek olay
fact
olmuş şey
fact
doğru bilgi
fact
gerçek

Çok sayıda ekonomist, o gerçekten habersiz. - Many economists are ignorant of that fact.

Gerçekleri abartmayalım. - Let's not exaggerate the facts.

fact
olay

Olayın nedenini belirlemek için bir gerçeği bulma komitesi kuruldu. - A fact-finding committee was set up to determine the cause of the incident.

Bu gerçek bir olaydır. - That is an actual fact.

fact
olgu

Olgun insanlar fikirler hakkında konuşur, aydınlar gerçekler hakkında, ve sıradan insanlar da ne yedikleri hakkında konuşurlar. - Wise men talk about ideas, intellectuals about facts, and the ordinary man talks about what he eats.

Bir kaynak olmadan olgusal ifadeler üretmeyin. - Don't make factual statements without a source.

fact
bilgi

O fabrika, bilgisayar üretimi içindir. - That factory is for the manufacture of computers.

Başka insanları ikna etmek için gerekli olan bilgileri yazın. - Write down the facts needed to convince other people.

fact
(isim) gerçek, hakikat, olgu, unsur, durum, olay, eylem
fact
(Avrupa Birliği) fiil, vaka, olay
الإنجليزية - الإنجليزية
fact
something actual as opposed to invented

    الواصلة

    some·thing ac·tu·al as opposed to invented

    التركية النطق

    sʌmthîng äkşıl äz ıpōzd tı înventıd

    النطق

    /ˈsəmᴛʜəɴɢ ˈaksʜəl ˈaz əˈpōzd tə ənˈventəd/ /ˈsʌmθɪŋ ˈækʃəl ˈæz əˈpoʊzd tə ɪnˈvɛntəd/
المفضلات