تعريف so that of في الإنجليزية التركية القاموس.
- böylece bir
- so that
- böylece
Kornaya bas böylece araba geçmemize izin verecek.
-Blow the horn so that car will let us pass.
Çocuklarımı yetiştireceğim böylece hurafeden korunmuş olacaklar.
-I will raise my children so that they will be protected from superstition.
- so that
- -mesi için
- so that
- öyleki
- so that
- o kadar ki
- so that
- -sin diye
- so that
- öyle
- so that
- ta ki
- so that
- bu durum üzerine
- so that
- öyle ki
- so that
- ki
- so of
- öylesine
- so that
- Bu nedenle, bundan dolayı
- so that
- sin diye, ...mek için, ...mesi için, ... için
- so that
- öyle böyle
- so that
- onun için
Hasta yardım almanın ötesindeydi, onun için doktorlar daha fazlasını yapamadı.
-The patient was quite beyond help, so that the doctors could do no more.
- so that
- diye
Ben, yarışı kazanabilirim diye sıkı eğitim yapıyorum.
-I am training hard so that I may win the race.
Herkes beni duyabilsin diye yüksek sesle konuştum.
-I spoke loudly so that everyone could hear me.
المصطلحات ذات الصلة
تعريف so that of في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- so that
- Indicates purpose; in order that
He seized his axe, which he had made very sharp, and as the leader of the wolves came on the Tin Woodman swung his arm and chopped the wolf's head from its body, so that it immediately died.
- so that
- With the result or aim that
- so that
- in order that