simple past tense and past participle of worry

listen to the pronunciation of simple past tense and past participle of worry
الإنجليزية - التركية

تعريف simple past tense and past participle of worry في الإنجليزية التركية القاموس.

worried
{s} endişeli

Tom hakkında endişeliyim. - I'm worried about Tom.

Grant, malzemeler konusunda endişeli değildi. - Grant was not worried about supplies.

worried
{s} düşünceli
worried
{s} merakta kalmış
worried
{s} kaygılı

Gerçekten kaygılı görünüyorsun. - You look really worried.

O, noeli hastanede harcamak zorunda kalmak hakkında çok kaygılıydı. - He was very worried about having to spend Christmas in the hospital.

worried
{s} üzüntülü
simple past tense
(Dilbilim) geçmiş zaman
worried
endişeli olmak

Salgın konusunda gereksiz yere endişeli olmak için hiçbir sebep yoktur. - There is no reason to be unnecessarily worried about the outbreak.

Endişeli olmak elimde değil. - I can't help being worried.

worried
düşünmek
worried
endişelenmek

Endişelenmek için iyi bir nedenim var. - I've got a good reason to be worried.

worried
{s} üzgün

Tom bir İngilizce testin sonucu hakkında üzgün görünüyordu. - Tom looked worried about the result of an English test.

Üzgünüm. Tom kız kardeşinin kazasından beri hiç kimseyle konuşmuyor. - I'm worried. Tom hasn't been talking to anyone since his sister's accident.

worried
sıkkınlık
simple past tense
-di'li geçmiş zaman
worried
{f} üzül
worried
{s} merak içinde olan, tasalı, kaygılı
الإنجليزية - الإنجليزية
worried
simple past tense and past participle of worry
المفضلات