Tom wiped away Mary's tears.
- Tom Mary'nin gözyaşlarını sildi.
She wiped away her tears.
- O, gözyaşlarını sildi.
Your name was deleted from the list.
- Adınız listeden silindi.
I'm not a sentence. I should be deleted from Tatoeba.
- Ben bir cümle değilim.Tatoeba'dan silinmiş olmam gerekir.
Are you deleting the comments?
- Yorumları siliyor musunuz?
I'm having a problem deleting one of my files.
- Dosyalarımdan birini silmekte sorun yaşıyorum.
Tom removed his pistol from his shoulder holster and laid it on the table.
- Tom silahını kılıfından çıkardı ve onu masaya bıraktı.
Tom removed his gun from his holster.
- Tom silahını kılıfından çıkardı.
I am wiping my nose with a handkerchief.
- Ben bir mendille burnumu siliyorum.
I am wiping the dining table.
- Ben yemek masasını siliyorum.
I'm not a sentence. I should be deleted from Tatoeba.
- Ben bir cümle değilim.Tatoeba'dan silinmiş olmam gerekir.
I carelessly deleted your e-mail address and had to ask Russell in New Zealand for it.
- Ben dikkatsizce e-posta adresini sildim ve onun için Yeni Zelandadaki Russel'den rica etmek zorunda kaldım.
She used a damp rag to wipe off the dust.
- Tozu silmek için nemli bir bez kullandı.
Could you please wipe off the table?
- Lütfen tabloyu siler misin?
May I borrow your eraser?
- Silgini ödünç alabilir miyim?
Their names were erased from the list.
- İsimleri listeden silindi.
Rub out these words with your eraser.
- Bu kelimeleri silginle sil.
Mayuko wiped a table with a cloth.
- Mayuko tabloyu bir bezle sildi.
Israel should be wiped off the map.
- İsrail haritadan silinmelidir.
I'm not a sentence. I should be deleted from Tatoeba.
- Ben bir cümle değilim.Tatoeba'dan silinmiş olmam gerekir.
Tom decided to delete his email address from every page on his website.
- Tom web sitesindeki her sayfadan e-posta adresini silmeye karar verdi.
I wiped the window sill with a paper towel.
- Bir kağıt havluyla pencere pervazını sildim.