Bundan sonra sana güvenmek zorunda kalacağım.
- I'll have to rely on you from now on.
Tom başkasına güvenmek istemedi.
- Tom didn't want to rely on anyone else.
Güvenilir bir kullanıcı olmak istiyor musunuz?
- Would you like to become a trusted user?
Onun Tom'a güvendiği kadar çok Tom Mary'ye güvenmiyor.
- Tom didn't trust Mary as much as she trusted him.
O güvenilir bir arkadaştı.
- He was a trusted friend.
Ona annesi ve babası tarafından güvenilir.
- He is trusted by his parents.