Derslerimi düzenli bir şekilde takip ettim.
- I followed my lessons diligently.
Avcı ayının izlerini takip etti.
- The hunter followed the bear's tracks.
Bügünkü gazete Başbakanın Amerikayı ziyaret etme fikrinden vazgeçtiğini bildiriyor.
- Today's paper reports that the premier has given up the idea of visiting America.
Tom, kazadan beri profesyonel bir dansçı olma umudundan vazgeçti.
- Since the accident, Tom has given up hope of becoming a professional dancer.
O kötü sağlık gerekçesiyle istifa etti.
- He resigned on the grounds of ill health.
Suudi Arabistan büyük elçisinin istifa ettiğini az önce gördüm.
- I've seen just now that the ambassador of Saudi Arabia has resigned.
Tom kaderini boyun eğmiş bir şekilde kabullendi.
- Tom has resignedly accepted his fate.
Bazı beklenmedik zorluklar ortaya çıktı.
- Some unexpected difficulties have arisen.
Yeni bir zorluk ortaya çıktı.
- A new difficulty has arisen.