Babam parlayıncaya kadar arabasını cilaladı. - My father polished his car till it shone.
Babam parlayıncaya kadar arabasını cilaladı.
My father polished his car till it shone.
Güneş parlak bir şekilde parladı. - The sun shone brightly.
Güneş parlak bir şekilde parladı.
The sun shone brightly.