Susan babasının ayakkabılarını parlattı.
- Susan shined her father's shoes.
Bu ayakkabıları tamir edebilir misin?
- Can you repair these shoes?
Bir elektronik mağazasında çalışırdım.
- I used to work in an electronics store.
Tom elektronik alanında ihtisas yaptı.
- Tom majored in electronics.
... I love to put myself in somebody else's shoes and, you know, think about their style of ...
... ridiculously tall shoes. ...