Şişman ve çirkin olmayı mı yoksa zayıf ve seksi olmayı mı tercih edersiniz?
- Would you rather be fat and ugly or thin and sexy?
Sizce ben seksi miyim?
- Do you think I'm sexy?
Cinsiyetini değiştiremezsin.
- You can't change your sexuality.
Gençlik ve cinsiyetiyle ilgili bilgi işine karşı bir ön yargıya sebep olmasın diye Bayan Cockburn adını gizledi.
- Mrs Cockburn concealed her name lest the knowledge of her sex and youth should produce a prejudice against her work.
Tom birçok farklı kadınla cinsel ilişkiye girdi.
- Tom had sex with a lot of different women.
Mary'nin Tom'la olan ilk cinsel ilişkisinde kanama olmadı.
- Mary did not bleed in her first sexual intercourse with Tom.
Doktorum bana cinsel yolla bulaşan bir enfeksiyona yakalandığımı söyledi.
- My doctor told me that I had contracted a sexually transmitted infection.
İşverenler ırkları, dinleri, etnik kökenleri, deri renkleri, cinsiyetleri, yaşları, medeni durumları, engellilikleri ya da cinsel yönelimleri nedeniyle işçileri işe almayı reddemezler.
- Employers cannot refuse to hire workers because of their race, religion, ethnic origin, skin colour, sex, age, marital status, disability or sexual orientation.
Bir asansörde cinsel olarak taciz edildi.
- She was sexually harassed in an elevator.
Böyle bir kişi karşı cinsinden biriyle karşılaşmaktan kaçınmak için çoğunlukla yolunun bir blok dışına gider.
- Such a person will often go a block out of his way to avoid meeting a person of the opposite sex.
Tina thought battles of the sexes were downright stupid.
The abnormality is found in both sexes.
The researchers divided the subjects by sex.
She was fond of him, too, for he had a remarkable gentleness and courtesy in his dealings with women. He disliked and distrusted the sex, but he was always a chivalrous opponent.
OK, so I'm sexin' her, right, and all I can think of is this other girl.
We had sex in the back seat.
It is not easy to sex lizards.