sessiz ol

listen to the pronunciation of sessiz ol
التركية - الإنجليزية
be quiet

I told the children to be quiet, but they just kept on being noisy. - Çocuklara sessiz olmalarını söyledim, fakat onlar gürültülü olmaya devam ettiler.

Tom doesn't know how to be quiet. - Tom nasıl sessiz olacağını bilmiyor.

be silent

He didn't have the right to be silent. - Onun sessiz olma hakkı yoktu.

Parents teach children to speak, children teach parents to be silent. - Ebeveynler çocuklara konuşmayı öğretir, çocuklar ebeveynlere sessiz olmayı öğretir.

sessiz ol
المفضلات