Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
الإنجليزية - التركية
تعريف senior officer في الإنجليزية التركية القاموس.
- üst düzey subay
- kıdemli subay
- (Askeri) ÜSTSUBAY: Rütbece binbaşı (dahil) dan tuğgenerale (hariç) kadar subaylara verilen unvan. Bak. "company officer" ve "company grade"
- üst rütbeli subay
- senior officer of the intelligence community
- (Askeri) istihbarat kıdemli subayı
- senior officer present afloat
- (Askeri) denizde en kıdemli subay
- senior officer present afloat
- (Askeri) DENİZDE EN KIDEMLİ SUBAY: Yetkili makam tarafından belirtilmiş bir mevkide veya bölge dahilinde, denizde harekat halindeki kuvvetlerle birlikte bulunan ve bu kuvvetlere mensup bir birliğe komuta eden, faal görev durumunda ve denizde emir ve komuta kudretine sahip kıdemli güverte subayı. Belirtilen mevkide su üzerinde harekatta bulunan kuvvetlere mensup deniz birliklerini müştereken etkileyen konuların idaresinden sorumludur
- senior chief petty officer
- (Askeri) astsubay başçavuş
- senior programme officer
- (Ticaret) kıdemli program yöneticisi
- senior investigating officer
- kıdemli soruşturma memuru
- senior contracting official; state coordinating officer
- (Askeri) üst sözleşme yetkilisi; durum koordinasyon subayı
- senior intelligence officer; special information operations
- (Askeri) kıdemli istihbarat subayı; özel bilgi harekatı
- senior meteorological and oceanographic officer; strategic mobility office(r); s
- (Askeri) kıdemli meteoroloji ve oşinografi subayı; stratejik hareket subayı; askeri harekat desteği
- top brass
- {k} en yüksek rütbeliler; en üst makamdakiler; kodamanlar
- top brass
- yüksek rütbeli subay
- top brass
- (deyim) (the) top brass [kd] en onemli kisi yuksek memur ,yukesk rutbeli subay, kodaman
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف senior officer في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- officer with a high rank, superior officer
- top brass
- senior chief petty officer
- A non-commissioned officer in the United States Navy and United States Coast Guard, ranking above chief petty officer and below master chief petty officer
المصطلحات ذات الصلة
senior officer
الواصلة
Sen·ior of·fic·erالتركية النطق
sinyır ôfısırالنطق
/ˈsēnyər ˈôfəsər/ /ˈsiːnjɜr ˈɔːfəsɜr/
Resimler
السابق
المفضلات