see bottle, 1

listen to the pronunciation of see bottle, 1
الإنجليزية - التركية

تعريف see bottle, 1 في الإنجليزية التركية القاموس.

skin
{f} soymak
skin
cilt

Benim ciddi bir cilt sorunum var. - I have a serious skin problem.

Tom'un bir cilt rahatsızlığı var. - Tom has a skin condition.

skin
{i} ten

Claude; sınıfımda klorofil dolayısıyla yeşil tenli olan ototrofik bir çocuk, ayın ormanlaşmasını hayal ediyor. - Claude, an autotropic boy in my class whose skin is green due to chlorophyll, dreams of foresting the moon.

Islak giysiler tene yapışır. - Wet clothes adhere to the skin.

skin
gön

Vücuda dokunulduğunda, derideki reseptörler beyne endorfin gibi kimyasalların salınmasına neden olan mesajlar gönderir. - When the body is touched, receptors in the skin send messages to the brain causing the release of chemicals such as endorphins.

skin
(Gıda) derisini sıyırmak
skin
kabuk
skin
kabuğunu soymak
skin
pösteki
see 1
1 bakın
skin
(Havacılık) Bir hava ya da deniz aracının dış kaplaması, kaporta
skin
{f} kabuğunu
skin
deri ile kaplamak
skin
{i} post
skin
{f} sıyırıp çıkarmak
skin
{i} tulum
skin
derisini soymak
skin
(Tekstil) post, pösteki; deri
skin
{f} sıyırmak; hafif yaralamak: He fell and skinned his knee. Düştü ve dizi sıyrıldı
skin
(isim) deri, cilt, ten, post, kabuk, zar, tulum, kaplama, dazlak, cimri
skin
soyup soğana çevirmek
الإنجليزية - الإنجليزية
skin