الإنجليزية - التركية
تعريف seductive, alluring, inviting في الإنجليزية التركية القاموس.
- tempting
- çekicilik
- tempting
- {i} cezbedici
- tempting
- çok cazip
Bu çok cazip bir teklif.
-That's a very tempting offer.
- tempting
- cezbederek
- tempting
- ayartıcı
O çok ayartıcı görünüyor.
-That sounds very tempting.
- tempting
- baştan çıkarıcı
- tempting
- {f} cezbet
- tempting
- özendir/ayart
- tempting
- temptingness cazibe
- tempting
- {s} çekici
Bu şeylerin hiçbiri çekici görünmüyor.
-None of these things look tempting.
Onun çok çekici olduğunu kabul etmeliyim.
-I have to admit it's very tempting.
- tempting
- {s} cazip
Cazip bir teklif, ama başka planlarım var.
-It's a tempting offer, but I have other plans.
Bu çok cazip bir teklif.
-That's a very tempting offer.
- tempting
- akıl çelici
- tempting
- {s} çok çekici, çok cazip
- tempting
- temptinglyçekici bir şekilde davet edici görünüşte
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف seductive, alluring, inviting في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- tempting
seductive, alluring, inviting
الواصلة
seductive, alluring, in·vi·tingالنطق
Resimler
المفضلات