searches the hashdictionary for a value that compares equal to the given item

listen to the pronunciation of searches the hashdictionary for a value that compares equal to the given item
الإنجليزية - التركية

تعريف searches the hashdictionary for a value that compares equal to the given item في الإنجليزية التركية القاموس.

contains
(Bilgisayar) içerir

Umarım bu harcama raporu tüm ilişkili iş masraflarını içerir,çünkü bundan bir sent daha fazlasını ödemeyeceğim. - I hope this expense report contains all the relevant business expenses because I'm not paying a cent more after this.

Bu saydam sıvı zehir içerir. - This transparent liquid contains poison.

contains
(Bilgisayar) içersin
contains
(Bilgisayar) içeriği
contains
(Bilgisayar) içerdiği

'Problem' kelimesinin 'şiir' kelimesini içerdiğini fark ettiniz mi? - Have you noticed that the word 'problem' contains the word 'poem'?

Kötü beslenme bir kişinin diyetinde çok az ya da çok besin içerdiği zaman oluşur. - Malnutrition occurs when a person's diet contains too few or too many nutrients.

contains
(Bilgisayar) içeren

Gardrobumun dört kapısı ve iki aynası var. Adı, üç sesli harf ve bir ünsüz içeren bir İsveç şirketi tarafından üretildi. - My wardrobe has four doors and two mirrors. It was manufactured by a Swedish company, whose name contains three vowels and a consonant.

Tatoeba'da anathema sözcüğünü içeren hiçbir cümle yoktur. - No sentence on Tatoeba contains the word anathema.

contains
kapsamalar
الإنجليزية - الإنجليزية
contains
searches the hashdictionary for a value that compares equal to the given item

    الواصلة

    searches the hashdictionary for a val·ue that compares e·qual to the giv·en i·tem

    النطق

المفضلات