sealed, made inaccessible or impassable; not open

listen to the pronunciation of sealed, made inaccessible or impassable; not open
الإنجليزية - التركية

تعريف sealed, made inaccessible or impassable; not open في الإنجليزية التركية القاموس.

closed
kapalı

Gözleri kapalı müzik dinledi. - He listened to the music with his eyes closed.

Otel kış boyunca kapalı kalır. - The hotel remains closed during the winter.

closed
kapanmak
closed
basına kapalı
closed
örtük
closed
yumuk
closed
(Bilgisayar) kapatıldı

Okul kar nedeniyle gün boyunca kapatıldı. - School was closed for the day due to the snow.

Yirmi demir yolu kapatıldı. - Twenty railroads were closed down.

closed
yumulu
closed
{f} kapat

Önümüzdeki hafta fabrika muhtemelen kapatılacak. - Possibly the factory will be closed down next week.

Sakin olmak için gözlerimi kapattım. - I closed my eyes to calm down.

closed
{s} kapanmış

Konuyu kapanmış olarak kabul ediyorum. - I consider the matter closed.

Kapının kapanmış olması gerek. - The gate needs to be closed.

closed
{s} kapatılmış

Kapılar kapatılmıştı. - The doors were closed.

Havaalanı çevresindeki hava sahası geçici olarak kapatılmıştı. - The airspace around the airport was closed temporarily.

الإنجليزية - الإنجليزية
closed
sealed, made inaccessible or impassable; not open
المفضلات