Ken senden daha hızlı koşar.
- Ken runs faster than you.
Bir köpek bir insanın koşabildiğinden daha hızlı koşabilir.
- A dog can run faster than a man can.
Yürümek taksiye binmekten daha hızlı olacaktır.
- It'll be quicker to walk than to take a taxi.
Benden daha hızlısın.
- You're quicker than me.
Işık sesten çok daha hızlı hareket eder.
- Light travels much faster than sound.
Bir köpek bir insanın koşabildiğinden daha hızlı koşabilir.
- A dog can run faster than a man can.
Hangisi daha hızlı bir taksi mi yoksa metro mu?
- Which is quicker, a taxi or the subway?
Hızlı bir şekilde çalışarak işi bitirdi.
- He has worked out a quicker way to get the job finished.
Nefes almam hızlandı ve gerildim.
- My breathing got faster and I became tense.
Yazılım donanımın hızlanmasından daha hızlı yavaşlıyor.
- Software is getting slower more rapidly than hardware becomes faster.