saydamlaşma

listen to the pronunciation of saydamlaşma
التركية - الإنجليزية
becoming transparent
saydam
transparent

This transparent liquid contains a kind of poison. - Bu saydam sıvı bir tür zehir içerir.

Glass is a transparent and easily breakable material. - Cam, saydam ve çok kırılgan bir maddedir.

saydam
{s} clear
saydam
lucid
saydam
filmy
saydam
diaphanous
saydam
hyaloid
saydam
hyaline
saydam
limpid
saydam
{s} liquid

This transparent liquid contains a kind of poison. - Bu saydam sıvı bir tür zehir içerir.

This transparent liquid contains poison. - Bu saydam sıvı zehir içerir.

saydam
pellucid
saydam
Slide , transparent
saydam
transparent şeffaf
saydamlaşmak
to become transparent
التركية - التركية
Saydamlaşmak işi, şeffaflaşma
şeffaflaşma
saydam
İçinden ışığın geçmesine ve arkasındaki şeylerin görülmesine engel olmayan (cisim), şeffaf: "Atlet vücudunu bütünüyle gösteren, saydam bir sabahlık giymişti."- A. İlhan. Üzerindeki resim ve şekilleri beyaz bir zemin üzerine yansıtmak amacıyla tepegöz ve projeksiyona konan şeffaf, ışığı geçiren kâğıt veya madde, slayt
Saydam
şeffaf
saydam
Diyapozitif
saydam
Asetat
saydam
Açık seçik, belirgin
saydam
İçinden ışığın geçmesine ve arkasındaki şeylerin görülmesine engel olmayan (cisim), şeffaf
saydam
Üzerindeki resim ve şekilleri beyaz bir zemin üzerine yansıtmak amacıyla tepegöz ve projeksiyona konan şeffaf, ışığı geçiren kâğıt veya madde, slayt
saydamlaşmak
Saydam bir duruma gelmek, şeffaflaşmak
saydamlaşmak
Belirgin, açık bir duruma gelmek