Doğa her sayfada büyük bir içerik sağlayan tek kitaptır.
- Nature is the only book that provides great content on every page.
Bu projeler bir sürü yeni ve yenilikçi içerik ve fikirler sunuyor.
- Those projects offer a lot of new and innovative content and ideas.
Kupada bir çatlak var bu yüzden içindekiler sızıyor.
- There's a crack in the cup so the contents are leaking.
Tom cüzdanının içindekileri gösterdi.
- Tom displayed the contents of his wallet.
Tom'un mutlu olduğunu düşünüyorum.
- I think Tom is contented.
Tom mutlu görünüyordu.
- Tom seemed contented.
Çok hoşnut görünüyorsun.
- You look very content.
O, tamamen hoşnut değil.
- She is not quite content.
Okumaktan asıl maksadın ne olursa olsun, kitaplar sana her zaman memnuniyet ve tatminkârlık duygusu verecektir.
- No matter what your main purpose is in reading, books should never fail to provide contentment and satisfaction.
Onun yüzünde bir memnuniyet görüntüsü belirdi.
- A look of contentment appeared on his face.
Okumaktan asıl maksadın ne olursa olsun, kitaplar sana her zaman memnuniyet ve tatminkârlık duygusu verecektir.
- No matter what your main purpose is in reading, books should never fail to provide contentment and satisfaction.
Onun yüzünde bir memnuniyet görüntüsü belirdi.
- A look of contentment appeared on his face.