Çorba veya salata seçeneğiniz var.
- You have the choice of soup or salad.
Şu ana kadar yiyeceğin en iyi salata onların özel öğle yemeğiyle verdikleridir.
- The best salad you'll ever eat is the one they serve with their lunch special.
Her şeyi iyice karıştırdıktan sonra, salata sosu ve biraz biber ekleyin!
- After you've mixed everything well, add salad dressing and a little pepper!
Favori salata sosunuz nedir?
- What's your favorite salad dressing?
Favori salata sosunuz nedir?
- What's your favorite salad dressing?
Her şeyi iyice karıştırdıktan sonra, salata sosu ve biraz biber ekleyin!
- After you've mixed everything well, add salad dressing and a little pepper!
Tom patates salatası yapmak için patates haşlıyor.
- Tom is boiling the potatoes to make potato salad.
O patates salatası sever.
- He likes potato salad.
Meyve salatası sever misin?
- Do you like fruit salad?
Tom, meyve salatasında sadece bir çilekten daha fazlası olmasını diledi.
- Tom wished there was more than just one strawberry in his fruit salad.
Biz her gün taze yeşil salata yeriz.
- We eat a fresh, green salad every day.
The author's novels from her salad years lacked the sophistication and depth of her later works.
Would you like a Caesar salad for lunch?.
Of all the Caesar salads I've tasted, this is the finest.
Of all the Waldorf salads I've tasted, this is the finest.
Would you like a Waldorf salad?.