The weather was hot. And pretty humid.
- Hava sıcaktı. Ve hava oldukça nemliydi.
It is very hot today.
- Bugün hava çok sıcak.
I can remember the warmth of his hands.
- Onun ellerinin sıcaklığını hatırlayabiliyorum.
It's very warm today.
- Bugün hava çok sıcak.
I'll postpone my trip to Scotland until it's warmer.
- Havalar daha sıcak oluncaya kadar seyahatimi erteleyeceğim.
It has become much warmer.
- Hava çok daha sıcak oldu.
Tom is friendly to everyone.
- Tom herkese karşı sıcak.
Reindeer are friendly animals.
- Ren geyikleri sıcak hayvanlardır.
I rode in a hot air balloon.
- Sıcak hava balonuna bindim.
Have you ever ridden in a hot air balloon?
- Sen hiç sıcak hava balonuna bindin mi?
Tom lost his appetite due to the heat wave.
- Tom sıcak hava dalgası nedeniyle iştahını kaybetti.
We're in the second week of an unrelenting heat wave.
- Biz amansız bir sıcak hava dalgasının ikinci haftasındayız.
We have no hot water because the pipes broke.
- Borular kırıldığından dolayı sıcak suyumuz yok.
Tom turned on the hot water tap.
- Tom sıcak su musluğunu açtı.
Tom put on some warm socks.
- Tom bazı sıcak tutan çoraplar giydi.
I'm wearing a warm pair of socks.
- Sıcak tutan bir çift çorap giyiyorum.
It was very sultry that night.
- O gece hava çok sıcak ve nemliydi.