You don't have to be so formal.
- Çok resmî olmak zorunda değilsin.
He is very formal with us.
- O bizimle çok resmîdir.
The Jabulani is the official match ball of the 2010 FIFA World Cup.
- Jabulani, 2010 FIFA Dünya Kupası'nın resmi maç topudur.
He could not sign official papers.
- Resmî evrakları imzalayamadı.
The president of Tanzania was on a state visit to Finland in 1998 together with his wife.
- Tanzanya Cumhurbaşkanı, karısıyla birlikte 1998 yılında Finlandiya'ya resmi bir ziyaretteydi.
The Head of State is here on an official visit.
- Devlet Başkanı burada resmi bir ziyarette.
This book gives a good picture of life in America during the Civil War.
- Bu kitap, İç Savaş sırasında Amerika'daki yaşamın iyi bir resmini verir.
Informal diction is always full of mystery and surrealism.
- Resmi olmayan diksiyon her zaman gizem ve gerçeküstücülükle doludur.
It was an informal meeting.
- Resmi olmayan bir toplantıydı.
Monday is a bank holiday.
- Pazartesi günü resmi tatildir.
Next Tuesday is a bank holiday.
- Gelecek Salı resmî tatil.
Today is a national holiday.
- Bugün resmi tatildir.
Do you have to dress up every day for work?
- İş için her gün resmi giyinmek zorunda mısın?
That president's secretary is always prim.
- O başkanın sekreteri her zaman aşırı resmîdir.
The company has unofficially decided to employ me.
- Şirket gayri resmi olarak beni işe almaya karar verdi.
I'm here unofficially.
- Gayri resmi olarak buradayım.