O, New York'ta oturmaktadır.
- She resides in New York.
Oturma iznine ihtiyacım yok, çünkü ben İzlandalıyım.
- I do not need a residense permit because I am from Iceland.
Tom şu anda Boston'da oturuyor.
- Tom currently resides in Boston.
Tom ve Mary sessiz bir yerleşim bölgesinde yaşıyorlar.
- Tom and Mary live in a quiet residential neighborhood.
Bir fabrika, bir yerleşim bölgesi için uygun değildir.
- A factory is not suitable for a residential district.
Onun kızkardeşi İskoçya'da ikamet ediyor.
- His sister resides in Scotland.
Güçlü bir ruh ormanda ikamet eder.
- A powerful spirit resides in the forest.