Araştırmalar, temel barınma ve gıda ihtiyaçları karşılanır karşılanmaz, ilave zenginliğin mutluluğa çok az şey kattığını gösteriyor.
- Studies show that once the basic needs of shelter and food are met, additional wealth adds very little to happiness.
Dünyanın pek çok yerinde, herkesin ihtiyaçlarını karşılamak için yeterli yiyecek yoktur.
- In many parts of the world, there is not enough food to meet everyone's needs.
Fabrikamızın birçok makineye gereksinimi var.
- Our factory needs a lot of machinery.
Sanırım benim yardımıma gereksinimin var.
- I think you need my help.
Dünya'nın petrol yerine yeni enerji kaynakları geliştirmesi gerekmektedir.
- The world needs to develop new energy sources in place of oil.
Bizim karşılıklı sorunumuza bir çözüm bulmak için birlikte çalışmamız gerekmektedir.
- We need to work together to find a solution to our mutual problem.
Fakir olmak az şeye sahip olmak değil fakat çok şeye ihtiyacı olmaktır.
- To be poor is not to have little, but to need much.
Gittiğin yerde buna ihtiyaç duymayacaksın.
- You won't be needing that where you're going.
İhtiyaç duymadığım pek çok şeyim var.
- I have so many things I don't need.
Biriyle konuşman gerekirse istediğin zaman beni ara.
- If you need to talk to someone, call me any time you want.
Tom gerekirse bilgisayarımı kullanabilir.
- Tom may use my computer if he needs to.