Tom okul balosu için bir smokin kiraladı.
- Tom rented a tuxedo for the prom.
Tom bir çift buz pateni kiraladı.
- Tom rented a pair of ice skates.
Biz, partiyi düzenlemek için bir oda kiralamak zorundayız.
- We have to rent a room to hold the party in.
Bir ev kiralamak istiyorum.
- I'd like to rent a house.
Ben bir aylığına bir oda kiraladım.
- I rent a room by the month.
Bir araba kiralamak istiyorum.
- I'd like to rent a car.
Carol kiralık bir araba sürüyor.
- Carol is driving a rent-a-car.
Bu dükkân kiralık video dükkânıdır.
- This shop is a rental video shop.
Tom görünüşe göre kira bedelini henüz ödemedi.
- Tom apparently hasn't paid his rent yet.
Bu ayın kira bedelini hâlâ ödemedin.
- You still haven't paid this month's rent.
Bir ev kiralamak istiyorum.
- I'd like to rent a house.
Bir araba kiralamak istiyorum.
- I'd like to rent a car.
Bir ev kiralamak istiyorum.
- I'd like to rent a house.
Bir araba kiralamak istiyorum.
- I would like to rent a car.
O, odayı ayda yetmiş bin yene bir öğrenciye kiraya vermektedir.
- She rents the room to a student for seventy thousand yen a month.
Bu odayı bir öğrenciye kiraya vermek istiyorum.
- I want to rent this room to a student.
A New York city taxicab license earns more than $10,000 a year in rent.
... to watch the movie I rented. We are able to do this with a feature we call pinning. ...
... a rented car. And it captures an important truth that when people own things, when people ...