razı olarak

listen to the pronunciation of razı olarak
التركية - الإنجليزية
agreeably
consenting
acquiescently
razı ol
{f} consenting
razı ol
accede
razı ol
{f} assent
razı ol
accede to
razı ol
settle for

Why settle for a Kia when you can clearly afford an Audi? - Bir Audi'ye paran rahat yeterken, bir Kia'ya neden razı olasın?

I can't settle for this boring life. - Bu sıkıcı hayata razı olamam.

razı ol
consent to

Under no circumstances will I ever consent to such a travesty. - Hiçbir koşul altında böyle bir karikatüre asla razı olmayacağım.

They will not consent to your proposal. - Teklifinize razı olmazlar.

razı ol
{f} consent

He consented to help the old lady. - Yaşlı bayana yardımcı olmaya razı oldu.

She consented to take the blame. - Suçu üstlenmeye razı oldu.

التركية - التركية
(Osmanlı Dönemi) RIZAEN
razı olarak
المفضلات