Raporunu düzeltmek için zamanın yoktu.
- You didn't have time to proofread your report.
Denememi düzeltmek için okuyorum.
- I'm proofreading my essay.
Ben düzeltme işini üstlendim.
- I took on the job of proofreading.
O benim yazımı düzeltti.
- He proofread my manuscript.