Böylesine loş bir odada çalışmak imkansızdır.
- It's impossible to work in a room this dim.
Bu, çocuk yetiştirmek için böylesine harika bir yer olurdu.
- This would be such a great place to raise kids.
Her gün bu kadar sıcak mı?
- Is it this hot every day?
Asla tekrar bu kadar geç kalma.
- Never be this late again.
Ben böyle bir şapka almakla ilgileniyorum.
- I am interested in getting a hat like this.
Sık sık kendini çalışma odasına kapatır ve böyle şeyler yazar.
- He often shuts himself up in the study and writes things like this.