التركية - الإنجليزية
تعريف profesyoneller في التركية الإنجليزية القاموس.
- the pros
- professionals
Police revealed that the heist was the work of professionals.
-Polis soygunun profesyonellerin işi olduğunu ortaya çıkardı.
Leave it to the professionals.
-Bunu profesyonellere bırak.
- profesyonel
- professional
You play the guitar quite like a professional, don't you?
-Sen oldukça bir profesyonel gibi gitar çalıyorsun, değil mi?
My son wants to be a professional golfer.
-Oğlum profesyonel bir golfçü olmak istiyor.
- şehirli genç profesyoneller.
- (Ticaret) yuppies
- profesyonel
- professionals
We're both professionals.
-İkimiz de profesyoneliz.
These people are professionals.
-Bu insanlar profesyonel.
- profesyonel
- pro
You play the guitar quite like a professional, don't you?
-Sen oldukça bir profesyonel gibi gitar çalıyorsun, değil mi?
I hired a professional to repair the stove.
-Sobayı tamir etmesi için bir profesyonel kiraladım.
- profesyonel
- (a) professional
- profesyonel
- career
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف profesyoneller في التركية التركية القاموس.
- profesyonel
- Bir işi kazanç sağlamak amacıyla yapan (kimse) meraklı, hevesli, amatör, özengen karşıtı: "Gümrükte, profesyonel kaçakçı imişiz gibi, bavullarımızı didik didik aradılar."- H. Taner
- profesyonel
- Bir işi kazanç sağlamak amacıyla yapan (kimse) meraklı, hevesli, amatör, özengen karşıtı
المصطلحات ذات الصلة
profesyoneller
الواصلة
pro·fes·yo·nel·lerResimler
المفضلات