الإنجليزية - التركية
تعريف present participle of to ask في الإنجليزية التركية القاموس.
- asking
- {i} isteme
Benden para istemenin faydası yok.
-It is no use asking me for money.
Onun yardımını istemenin faydası yok.
-It is no use asking for her help.
- asking
- {i} sorma
John sormadan birkaç adet pastayı kendisi aldı.
-John helped himself to several pieces of pie without asking.
Sınıfa girer girmez öğrenciler sorular sormaya başladı.
-I had scarcely entered the class before the students started asking questions.
- asking
- {f} sor
Sınıfa girer girmez öğrenciler sorular sormaya başladı.
-I had scarcely entered the class before the students started asking questions.
Yanlış kişiye soruyorsun.
-You're asking the wrong person.
- asking
- (isim) isteme
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف present participle of to ask في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- asking
present participle of to ask
الواصلة
pres·ent par·ti·ci·ple of to askالنطق
Resimler
المفضلات