الإنجليزية - التركية
تعريف present participle of demand في الإنجليزية التركية القاموس.
- demanding
- {s} emek isteyen
Bu çok emek isteyen bir meslek.
-It's a very demanding profession.
- demanding
- talepkar
Mary çok talepkâr bir kız arkadaş.
-Mary is a very demanding girlfriend.
Bu kadar talepkâr olma.
-Don't be so demanding.
- demanding
- ısrarcı
- demanding
- bakım gerektiren
- demanding
- çok şey isteyen ve bekleyen
- demanding
- çetin
- demanding
- çaba/dikkat/bakım/ilgi gerektiren
- demanding
- {f} talep et
- demanding
- istemiyle
- demanding
- istediği şeyde ısrarcı
- demanding
- talep etme
- demanding
- gerektir/talep et
- demanding
- çaba/dikkat gerektiren
- demanding
- {s} zahmetli
Biz çok zahmetli iş yapıyoruz.
-We do very demanding work.
- demanding
- {s} çok şey isteyen
- demanding
- {s} müşkülpesent
Onlar çok müşkülpesentti.
-They were very demanding.
- demanding
- {s} titiz
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف present participle of demand في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- demanding
present participle of demand
الواصلة
pres·ent par·ti·ci·ple of de·mandالنطق
Resimler
السابق
المفضلات