She dreamed that she was a princess.
- Bir prenses olduğunu hayal etti.
At last, Mario managed to win the princess's love.
- Nihayet, Mario prensesin sevgisini kazanmayı başardı.
A king's daughter is a princess.
- Kralın kızı bir prensestir.
Princess, don't drink the potion.
- Prenses, iksiri içme.
My grandson loves the story of Snow White.
- Torunum Pamuk Prenses hikayesini seviyor.