preisgünstig

listen to the pronunciation of preisgünstig
ألمانية - التركية
fiyatı uygun, hesaplı
الإنجليزية - التركية

تعريف preisgünstig في الإنجليزية التركية القاموس.

budget
{i} bütçe

Tom bütçesine dikkat ediyor. - Tom is paying attention to his budget.

Fransız hükümeti, ulusal bütçeyi vergi mükelleflerinin dengelemesi için meydan okuyan online bir oyunu piyasaya sürdü. - The French government has launched an online game that challenges taxpayers to balance the national budget.

budget
{f} ayarlamak
inexpensive
{s} ucuz, pahalı olmayan; masrafı az
budget
{i} mali program
budget
{f} bütçe yap
budget
bütçede yer alan para miktarı
inexpensive
ucuz

Ben bir hafta için en ucuz arabanızı kiralamak istiyorum. - I'd like to rent your most inexpensive car for a week.

Dört gece için sahip olduğunuz en ucuz odayı istiyorum. - I'd like the most inexpensive room you have for four nights.

budget
bütçenin ayrıntılarıyla ilgilenmek
budget
{f} bütçe yapmak
budget
budget bütçe yap
budget
{i} yığın
budget
(Askeri) BÜTÇE: Gelir ve giderlerin belirli bir devre içinde karşılıklı tahminlerini gösteren cetvel
budget
{i} stok
inexpensive
{s} masrafsız
ألمانية - الإنجليزية