Osteoporoz ileri yaşlarda daha yaygındır ve genellikle menopoz sonrası kadınlar için bir sorundur.
- Osteoporosis is more common in advanced age, and is often a concern for post-menopausal women.
Buluşma tarihini ileri aldık.
- We advanced the date of the meeting.
Ordu tepeye kadar ilerledi.
- The army advanced up the hill.
Ordu nehir boyunca yavaşça ilerledi.
- The army slowly advanced across the river.
Onun ilerlemiş yaşı onun bir iş bulmasını engelliyor.
- His advanced age prevents him from getting a job.
Onların cihazı son derece gelişmiş.
- Their equipment is extremely advanced.
Uzaylı, postbiyolojik ve gerçekten gelişmiş bir makinedir.
- The alien is postbiological and is really an advanced machine.