O birçok geceyi yıldızlara bakarak geçirdi.
- Many nights did he spend, looking up at the stars.
John birçok şişe şarap içti.
- John drank many bottles of wine.
Konserde çok fazla kişi vardı.
- There were too many people at the concert.
Kaza çok fazla ölüme neden oldu.
- The accident has caused many deaths.
Takuboku'nun şiirlerini bir çoğunu ezbere öğrendim.
- I learned many of Takuboku's poems by heart.
O bir yığın dil konuşmaz.
- She does not speak many languages.
Gemide bir yığın fare var.
- There are many rats on the ship.
Bir çekirge ve bir hayli karınca bir tarlada yaşadı.
- A grasshopper and many ants lived in a field.
Bu konuda bir hayli kitap var.
- There are many books on this subject.
Bu kabilenin atasal ayinlerinin çoğu zamanla kaybedilmiştir.
- Many of the ancestral rites of this tribe have been lost over time.
Birçoğu sömürgecilik altında uzun süre baskı ve zorluktan çekti.
- Many have long suffered oppression and hardship under colonialism.
Onların birçoğu acıydı.
- Many of them were bitter.
Kaç tane çocuğun var?
- How many kids do you have?
Kaç tane dolma kalemin var?
- How many pens do you have?
Polinom zamanında bu problemi çözebilecek bir algoritma henüz bulunmadı.
- No algorithm that can solve this problem in polynomial time has been found yet.
Onunla karşılaşmadan önce, Pizzaro adamlarının ve silahlarının çoğunu kasaba yakınında sakladı.
- Before meeting him, Pizzaro hid many of his men and guns near the town.
Oyuncuların çoğu grip yüzünden keyifsiz oldukları için koç oyunu iptal etti.
- The coach called off the game because many of the players were down with the flu.
Tom adlı kaç kişiyi tanıyorsun?
- How many people do you know named Tom?
Tom adlı kaç tane çocuk, sizin sınıfınızdadır?
- How many kids named Tom are in your class?
Mormonlar çok eşliliği yasakladılar ama bazı yandaşları bunu hala uyguluyorlar.
- The Mormons have outlawed polygamy, but some adherents still practice it.
Çok dil bilenler daha seksidir. Bizimle konuş.
- Polyglots are sexier. Talk to us.
Polinom zamanında bu problemi çözebilecek bir algoritma henüz bulunmadı.
- No algorithm that can solve this problem in polynomial time has been found yet.
Bu bir politeknik mühendis.
- It's a polytechnic engineer.
poly bag.
a cotton-poly blend.