Dolu ağzınla konuşmak terbiyesizlik olması gerekiyor.
- It's supposed to be bad manners to talk with your mouth full.
Bir konser sırasında konuşmak terbiyesizliktir.
- It's bad manners to talk during a concert.
Ebeveynlerin sana adabımuaşeret öğretmedi mi?
- Didn't your parents teach you manners?
Ya sizin töreleriniz?
- What about your manners!
Affedersiniz, benim törelerim nerede?
- Excuse me, where are my manners?
Bu kitap Amerika'nın görgü ve gelenekleri üzerinedir.
- This book is on the manners and customs of America.
Masa görgüsünü onlara kim öğretti?
- Who taught them table manners?
Fakat onun edepsizliği var.
- But he has bad manners.