O benim evin kırık penceresini tamir etti.
- He repaired the broken window of my house.
Ben yeni dokuma tezgahımı denedikten sonra, yatağımı yaptım ve kahve değirmenini tamir ettim.
- After I tried out my new loom, I made my bed and repaired the coffee grinder.
Bisikletimi tamir etmek 5,000 yen'e mal oldu.
- It cost me 5,000 yen to repair my bicycle.
Onu tamir etmek yaklaşık 2000 yene mal olacak.
- It will cost about 2000 yen to repair it.
Sadece gerekli tamiratları yapın lütfen.
- Just do the essential repairs, please.
Evimin büyük onarımlara ihtiyacı var.
- My house needs major repairs.
Bu arabanın onarıma ihtiyacı var.
- This car needs repairing.